بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

إِنَّهُمۡ كَانُواْ لَا يَرۡجُونَ حِسَابٗا ٢٧

Çünkü onlar bir hesab görüleceğini ummuyorlardı.

– Seyyid Kutub

وَكَذَّبُواْ بِـَٔايَٰتِنَا كِذَّابٗا ٢٨

Ayetlerimizi de tamamen yalanlamışlardı.

– Seyyid Kutub

وَكُلَّ شَيۡءٍ أَحۡصَيۡنَٰهُ كِتَٰبٗا ٢٩

Biz de herşeyi sayıp yazmıştık.

– Seyyid Kutub

فَذُوقُواْ فَلَن نَّزِيدَكُمۡ إِلَّا عَذَابًا ٣٠

Şimdi tadın, artık size azabtan başka bir şeyi artırmıyacağız.

– Seyyid Kutub

إِنَّ لِلۡمُتَّقِينَ مَفَازًا ٣١

Takva sahipleri için de başarı ödülü vardır.

– Seyyid Kutub

حَدَآئِقَ وَأَعۡنَٰبٗا ٣٢

Nice bahçeler, bağlar,

– Seyyid Kutub

وَكَوَاعِبَ أَتۡرَابٗا ٣٣

Göğüsleri tomurcuklanmış yaşıt kızlar ve

– Seyyid Kutub

وَكَأۡسٗا دِهَاقٗا ٣٤

Dolu dolu kadehler

– Seyyid Kutub

لَّا يَسۡمَعُونَ فِيهَا لَغۡوٗا وَلَا كِذَّٰبٗا ٣٥

Orada ne boş bir söz ve ne de yalan işitirler.

– Seyyid Kutub

جَزَآءٗ مِّن رَّبِّكَ عَطَآءً حِسَابٗا ٣٦

Bunlar Rabbinin katından yaptıklarına karşılığı verilenlerdir.

– Seyyid Kutub

رَّبِّ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ وَمَا بَيۡنَهُمَا ٱلرَّحۡمَٰنِۖ لَا يَمۡلِكُونَ مِنۡهُ خِطَابٗا ٣٧

O, göklerin yerin ve ikisi arasında olanların Rabbidir. O, önünde kimsenin konuşamayacağı Rahman olan Allah'tır.

– Seyyid Kutub

AYARLAR
Okuyucu